Loyalty571
Picopat
- Katılım
- 20 Ocak 2024
- Mesajlar
- 439
Daha fazla
- Cinsiyet
- Erkek
1905’den çok önce yaşandığı, Karabağ hanı İbrahim hanın dönemine rastladığını yazan Nevvab, bu vahşeti şu satırlarla anlatmaktadır: “Şuşa Kalesi’nin doğu tarafında bulunan Bağırgan Dağı adındaki yerde yüksek bir kaya vardı. Bu dağda tebaasıyla birlikte Avan Koha adında bir Ermeni yaşıyordu. Avan Koha, tebaasına, ellerine nerede bir Müslüman geçirirlerse onu tutup huzuruna getirmelerini emretmişti. Avan Koha’nın emriyle yakalanan Müslümanları, elbiselerini soyup yüzüstü yere yatırırlardı. Sonra onun arka derisinden, dört parmak eninde, bıçakla, boynundan kalçasına kadar iki taraflı hat çeker ve derinin ucunu ağacın aşağı eğilmiş kuvvetli bir dalına bağlayıp dalı bırakırlardı. Ağacın dalı kuvvetle yukarı kalkınca, yazık ki, Müslümanın derisi boynuna kadar soyulur ve onun bağırtısı, o dağı inletirdi. Bu hali görenin ve duyanın da içi kan ağlardı. Bu sebeple bu kayaya “Bağırgan Dağı” adı verilmişti. “ (Nevvab, 1993: 11).