Baksana , bak şurada bir kuş var.
Güneş vurduğunda kanatları parlar.
Diye bağırdı bana kız çocuğu.
Gözlerinden belliydi ama yorgunluğu.
Sarıldım, kucakladım ve öptüm.
Anlattıkça anlattı ben de güldüm.
Sarıldı sonra bana, omzumda uyudu.
Saçlarını sevdim, rüyasında ağlıyordu.
Uyandırmaya kıyamadım, gözyaşlarını temizledim.
Bilseydi, o minik ellerini ne kadar sevdim.
Safir burada küçüğüm, korkma artık,
Ben olduğum sürece, karanlık yok artık.
Uyandığında gülümsedi, teşekkür etmişti.
Sonra sessizce geldiği patikadan gitmişti.
Yarın yine orada olacağım, aynı yerimde,
Sana söz veriyorum, bu sefer ellerimde şekerleme...
Güneş vurduğunda kanatları parlar.
Diye bağırdı bana kız çocuğu.
Gözlerinden belliydi ama yorgunluğu.
Sarıldım, kucakladım ve öptüm.
Anlattıkça anlattı ben de güldüm.
Sarıldı sonra bana, omzumda uyudu.
Saçlarını sevdim, rüyasında ağlıyordu.
Uyandırmaya kıyamadım, gözyaşlarını temizledim.
Bilseydi, o minik ellerini ne kadar sevdim.
Safir burada küçüğüm, korkma artık,
Ben olduğum sürece, karanlık yok artık.
Uyandığında gülümsedi, teşekkür etmişti.
Sonra sessizce geldiği patikadan gitmişti.
Yarın yine orada olacağım, aynı yerimde,
Sana söz veriyorum, bu sefer ellerimde şekerleme...