Lengthow
Kilopat
- Katılım
- 23 Temmuz 2014
- Mesajlar
- 309
- Çözümler
- 2
Daha fazla
- Cinsiyet
- Erkek
- Meslek
- Müzisyen
Selam arkadaşlar. Yıllar geçse de, birçok kaynak oluşsa da gitar çalmaya başlayanların aklında hep benzer sorular var. Spesifik cevaplardan ziyade toplam 10 yıldır, 5 senesi yarı profesyonel olarak gitar çalan biri olarak kendi tecrübelerimi, keşfettiklerimi, görüşlerimi paylaşmak istedim. Zamanla aklıma geldikçe bir şeyler eklerim. Yazdıklarım dışında merak ettiğiniz bir şey olursa kendimce yanıtlamaya çalışırım.
-En başta şu klişe soru ile başlayayım, klasik gitar ile başlamak zorunda değilsiniz. Amacınız hangi gitarı öğrenmek ise onunla başlayın. Çünkü hepsinin adı "gitar" olsa da aslında hepsi farklı teknikler barındıran, farklı şekillerde, farklı boyutlarda çalgılar. Klasik gitar tekniği ile elektro gitar tekniği özellikle sağ el açısından bambaşka tekniklerdir. Kısaca canınız ne çalmak istiyorsa en baştan onunla başlayabilirsiniz.
-Öncelikle başlarken gerçekten sabırlı olunması fikrindeyim. Hemen ilerleme kaydetmeyi beklemek yerine sürecinizin farkında olun. Gitar öğrenmektesiniz ve o an inşa ettiğiniz teknikleriniz, alışkanlıklarınız ileride, belki çok sonradan size zorluk çıkartabilir. O yüzden çalıştığınız her şeyi gerçekten konforlu bir şekilde çalabilene kadar çalın.
-Metronomla çalışmanız tam tersi gibi görünse de çalıştığınız şeyi daha hızlı kas hafızanıza oturtmanızı sağlayacaktır. Yavaş metronomla başlayıp temiz, takılmadan çaldığınızdan emin olduğunuzda yavaş yavaş hızı arttırın. Ben 1'er 1'er arttırarak çalıştığımı hatırlıyorum. O kadar da değil demeyin, işe yaradığı durumlar çok fazla oluyor.
-Gitarı istediğiniz an ulaşabileceğiniz bir yakınlıkta tutun. Gün içerisinde evde en çok nerede vakit geçiriyorsanız orada durması en iyisi olacaktır. Gözünüzün önünde oldukça daha çok aklınıza geleceği için daha çok çalarsınız. Ben evde en çok bilgisayar başında durduğumdan bilgisayar masamın yanında tutuyorum.
-Gitarı bir aletten ziyade vücudunuzun bir parçası gibi düşünün. Titreşimini hissedin, gövdenizden uzaklaştırmayın. Zaten gitar ile vakit geçirdikçe bu kendiliğinden olacaktır. Çalgınızla bağ kurun.
-Kulağınızı geliştirin. Dinlediğiniz, çalmak istediğiniz şarkı veya melodileri kulağınızla çıkartmaya çalışın. Yanlış da yapsanız doğrusunu kulağınızla bulun. Telefon melodinizi bile kulağınızdan çıkartmayı deneyebilirsiniz. Çekinmeyin, zaten bu şekilde gelişecektir.
-Konfor alanınızdan dışarı çıkın. Bu direkt olarak odanız, veya en çok nerede bulunuyorsanız oradan çıkmanızla ilgili. Mümkünse dikkatinizi dağıtmayacak bir şeyin olmadığı, sessiz bir alanda çalışın. Telefonunuzu ve dikkatinizi dağıtabilecek her şeyi bırakın. Sadece gitarınız ve siz olun. Odaklanmanıza yardımcı olacaktır.
-Çok çalışmak kadar, dinlenmeyi bilmek de önemli. Saatlerce aralıksız çalışmak her zaman işe yaramaz. Mola verin, dinlenin. Gerekirse 1-2 gün hatta 1 hafta gitarı elinize almayın. Bazen 5 dakika dinlenmeniz bile çalışmanızda ilerleme kaydettirir. Ben bir partisyona uzun süre çalıştıktan sonra mola verdiğimde aradaki farkı gözle görebiliyorum. Kaslarınızın ve beyninizin dinlenmesine izin verin.
-Eğer bir öğretmenden gitar dersi alıyorsanız sadece o hafta çalıştığınız şeye odaklanmayın. Eğer size verilen ödevde geçerli bir seviyeye geldiyseniz, ilerideki parçalara bakabilirsiniz. Veya kendi çalmak istediğiniz bir parçaya çalışabilirsiniz. Kendinizi kısıtlamayın.
-Sağ ve sol el tuşenizi dengeli tutun. Tellere çok sert vurmanın, basmanın faydasından çok özellikle hızınıza ve nasıl duyulduğunuza zararı var. Penalamayı düzgün, temiz bir ses çıkartacak seviyede tutun. Çok sert vurmak hem sizi yoracaktır, hem de duyumunuz tatmin etmeyecektir. Sol elinizde de aynı şekilde, notayı verecek kadar sertlikte perdeye basmanız yeterli. Deneyerek bunu daha kolay oturtabilirsiniz.
-Genel olarak çekinmeyin. Çalgınızdan çekinmeyin, deneyin, kurcalayın, korkmayın.
-Elektro ve bas gitarda arada amfiye takılı olmadan çalışmak işinize yarayacaktır. Gitarınızın akustiğini görün. Hem gitarınızın şiddetini arttıran bir şey olmadığı için kirli ve düzgün çalamadığınız yerleri daha kolay fark edersiniz. Bunu fark etmeniz de çalımınızı geliştirmek için iyidir tabii.
-Sorunlu olmadığı sürece en azından gitarı öğrenirken ekipmana çok takılmayın, tabii ki keyif almanız da çok önemli ama gitarın rahatlığında, çalımında ve sesinde bir sorun yoksa ekipmana odaklanmak yerine öğrenmeye odaklanın. İleride ciddi bir şekilde ilgilendiğiniz zaman zaten daha iyilerine ihtiyaç duyacaksınız.
-Gitar tonunuzu ayarlarken dengeli, temiz bir ton ayarladığınıza emin olun. Örneğin elektro gitarda çok karşılaştığım ve bir zamanlar benim de yaptığım bir durum, gaini sonuna kadar açmak. Gain tonunuzu sertleştirmez, sadece yaptığınız hataların daha az duyulmasını sağlar. Özellikle ilk başlarda bu çok yanlış bir durum. Gain ayarını dengede tutun.
-Gitarınızın sağını solunu kurcalamaktan çekinmeyin. Ayarlarını özellikle sap ayarında dikkatli olmak kaydıyla kendiniz yapmayı deneyebilirsiniz. İnternette birsürü kaynak var. Güvenilir bir kaynaktan izleyerek ayarları yapabilirsiniz. Gitarın ağacına zarar vermediğiniz sürece çoğu hasarın geri dönüşü vardır. Endişe etmeyin.
-Gitarınızı kalorifer, bilgisayar gibi çok ısınan eşyalardan uzak tutun. Isı değişimi ağacı çok kolay etkiler. Gitarınızın ayarlarının kaçmasına sebep olabilir.
-Müzik teorisini ve nota okumayı özellikle müzik ile bir kariyer yapmak istiyorsanız kesinlikle öğrenin. Keyif için çalıyorsanız spesifik bir şey diyemem, ama kariyer odaklı müzik yapıyorsanız kesinlikle teori ve nota okuma şart diyebilirim.
-Gitar çalarken duruşunuza dikkat edin, klavyenin her yerine rahatça ulaşabildiğiniz, sağ elinizle tellere rahatça vurabildiğiniz bir pozisyonda oturun.
-Ayakta gitar çalarken askı yüksekliğinizi "havalı" görünmesinden çok rahatlığınıza göre ayarlayın. Havalı görüneceğim diye çalmakta zorluk çekmeyin. Tabii ki iyi görünmek de önemli, ama iyi görünüp düzgün çalamamak bir işe yaramaz. Kağıtta en konforlusu otururken olan yüksekliği ayarlamaktır ama yine de deneyerek en rahat olduğunuz yüksekliği bulabilirsiniz. Dizlerinize kadar indirmenin faydasından çok zorluğu var.
-Gitar çalarken kendinizi videoya alın veya aynadan izleyin. Sahne almayı hedefliyorsanız nasıl göründüğünüz de önemli. Kendinizden emin, sahnede sönük kalmayan bir duruş edinin. Tabii ki aşırı gösterişli olmaya da gerek yok.
-Yine gitar çalarken kendinizi ya ses ya da video kaydına alıp dinleyin. Kendinizi objektif bir şekilde değerlendirin. Başka birinin böyle çaldığını duysanız ne düşünürdünüz? Bu soruyu kendinize sorabilmeniz ve objektif yorumlayabilmeniz önemli. Ne kendinizi yerin dibine sokun, ne de gereksiz yüceltin.
-Gitarınızın bakımını düzenli yapın veya bilen birine yaptırın. Şuan ekonomiden dolayı sürekli yaptırmak pek mümkün değil tabii. Tel seçiminizi doğru yapın. Uzun süreli kullanım istiyorsanız elektro, akustik ve bas gitarda Elixir marka telleri önerebilirim. Yıllardır kullandığım bir marka ve her gün çalmama rağmen en az 3-4 ay kararmadan kullanıyorum.
-Bilinçli bir şekilde ekipman alışverişi yapın. Örneğin metal çalmak istiyorsanız Fender tarzı S-S-S manyetik düzenli bir gitar sizin için uygun olmayabilir. Elektro gitar için başlangıçta H-S-S manyetik düzenli gitarları öneririm. Ne ihtiyacınız olduğunu bilerek, buna göre araştırmalar yaparak alışveriş yapın. Sadece kulaktan dolma bilgiler ile yapmayın. Mümkünse alacağınız amfiyi, pedalı, gitarı bir müzik mağazasına gidip deneyin. Gerçekten ihtiyaçlarınızı karşıladığına eminseniz alın.
-Daha iyi ekipman sizi daha iyi bir gitarist yapmaz. Sizi rahatlık ve ses konusunda tatmin eden bir gitar tercih edin.
-Benim fikrim gitarın rahatlığı her şeyden önemli. İstediği kadar iyi tonu, rezonansı olan bir gitarın rahatlığı olmadığı sürece sizi keyiflendirmekten çok oranızı buranızı ağrıtır.
-Eğer gitarı çok sağa sola taşımıyorsanız, veya taşıyacağınız durumlar için ayrı bir amfiniz vesaire var ise, ses kartı tercih etmenizi öneririm. Özellikle son yıllarda bir ton plugin çıktı. Çoğu da gayet başarılı. Ses kartı ile aynı fiyata alacağınız amfiye göre kat ve kat daha temiz sound alırsınız. Ben yıllardır ses kartı kullanıyorum. Sahneler için de prosesör kullanıyorum.
-Konfor alanınızın dışına çıkın, gitarı kurcalayın. Konfor alanı dediğim şey odanızın dışı değil. Gitar klavyesindeki konfor alanınız. Bir melodi yazarken, doğaçlama çalarken ezbere şeyler çalmayın. Sonuçta odada tek başınızasınız ve sizi duyacak bir tek kendiniz varsınız. Farklı notalar, gamlar, deneyin. Melodiler oluşturun. Alışık olduğunuz perdelerin dışına çıkın, klavyeyi keşfedin.
-Evet klavyeyi keşfedin, örneğin, hangi perdeler birbiriyle aynı nota, hangi perdeler birbirinin oktavı, bunları kendiniz de kurcalayarak keşfedebilirsiniz. En azından odanızda çalışırken yanlış nota basmanızda bir mahsur yok. Yanlışı yaparak doğruyu öğrenebilirsiniz.
-Efektleri tanıyın. Kabul edilebilir bir seviyeye geldikten sonra zaten kendiniz merak edip kurcalayacaksınızdır, hangi efekt ne işe yarıyor diye. Pedallarla, programlarla vakit geçirin, kurcalayın. Hangi pedalın ne etki yarattığını keşfedin veya araştırın.
-Gitaristleri takip edin. Tabii ki müzik zevki herkesin farklı, ancak iyi gitarist iyi gitaristtir. Gitar dünyasında ismi olan, yaratıcı ve iyi işler yapan kişileri keşfedin. Takibe alın, dikkatli, inceleyerek seyredin ve dinleyin. Guthrie Govan, John Petrucci, Türkiye'de favorilerimden Cenk Erdoğan, İlter Kurcala gibi isimler benim sık takip ettiğim kişiler.
-Özgün olun. Gitaristleri takip etmeyi abartmayın. Kendinize ait bir çalım, tarz geliştirin. Birini kopyalamaya çalışmayın. İyi bir gitarist olmak istiyorsanız özgün olmak şart.
-Teknik her şey değildir. Gitar bir müzik aletidir ve müzik de bir yandan bir anlatım aracıdır. Yaptığınız müzik türü ne olursa olsun hislerinizi, duygularınızı aktarmayı öğrenin. Çaldığınız şeyi dinlediğiniz zaman aklınızda bir şeyler canlanabilsin.
-Tek bir müzik türünde takılı kalmayın. Her türde gitaristleri, müzisyenleri keşfedin, dinleyin, araştırın. Metal müzik yapmanıza rağmen bir pop şarkısı sizde ilham uyandırabilir. Kendinizi tek bir şeyde şartlamayın. Üretmek için tüketmek de gerekir.
-Sahne heyecanıyla alakalı diyebileceğim pek bir şey yok. Sahneye çıktıkça alışıyorsunuz o duruma genelde. Zaten heyecanlanmak iyidir, performansınızı etkilemesi kötüdür. Eğer sahneden önce heyecanlanmıyorsanız bir sorun olabilir. Bir gözlemimi paylaşayım, ufak hatalar yaptığınızda genellikle dinleyiciler onu fark etmiyor. Ama tabii ki sahneye hazırlıklı çıkın.
-Özellikle sahneye gidiyorsanız gitar çantanıza tornavida, yedek tel, alyan anahtarı gibi beklenmedik durumda gerekebilecek aletleri koyun. Hazırlıklı olun.
-En başta şu klişe soru ile başlayayım, klasik gitar ile başlamak zorunda değilsiniz. Amacınız hangi gitarı öğrenmek ise onunla başlayın. Çünkü hepsinin adı "gitar" olsa da aslında hepsi farklı teknikler barındıran, farklı şekillerde, farklı boyutlarda çalgılar. Klasik gitar tekniği ile elektro gitar tekniği özellikle sağ el açısından bambaşka tekniklerdir. Kısaca canınız ne çalmak istiyorsa en baştan onunla başlayabilirsiniz.
-Öncelikle başlarken gerçekten sabırlı olunması fikrindeyim. Hemen ilerleme kaydetmeyi beklemek yerine sürecinizin farkında olun. Gitar öğrenmektesiniz ve o an inşa ettiğiniz teknikleriniz, alışkanlıklarınız ileride, belki çok sonradan size zorluk çıkartabilir. O yüzden çalıştığınız her şeyi gerçekten konforlu bir şekilde çalabilene kadar çalın.
-Metronomla çalışmanız tam tersi gibi görünse de çalıştığınız şeyi daha hızlı kas hafızanıza oturtmanızı sağlayacaktır. Yavaş metronomla başlayıp temiz, takılmadan çaldığınızdan emin olduğunuzda yavaş yavaş hızı arttırın. Ben 1'er 1'er arttırarak çalıştığımı hatırlıyorum. O kadar da değil demeyin, işe yaradığı durumlar çok fazla oluyor.
-Gitarı istediğiniz an ulaşabileceğiniz bir yakınlıkta tutun. Gün içerisinde evde en çok nerede vakit geçiriyorsanız orada durması en iyisi olacaktır. Gözünüzün önünde oldukça daha çok aklınıza geleceği için daha çok çalarsınız. Ben evde en çok bilgisayar başında durduğumdan bilgisayar masamın yanında tutuyorum.
-Gitarı bir aletten ziyade vücudunuzun bir parçası gibi düşünün. Titreşimini hissedin, gövdenizden uzaklaştırmayın. Zaten gitar ile vakit geçirdikçe bu kendiliğinden olacaktır. Çalgınızla bağ kurun.
-Kulağınızı geliştirin. Dinlediğiniz, çalmak istediğiniz şarkı veya melodileri kulağınızla çıkartmaya çalışın. Yanlış da yapsanız doğrusunu kulağınızla bulun. Telefon melodinizi bile kulağınızdan çıkartmayı deneyebilirsiniz. Çekinmeyin, zaten bu şekilde gelişecektir.
-Konfor alanınızdan dışarı çıkın. Bu direkt olarak odanız, veya en çok nerede bulunuyorsanız oradan çıkmanızla ilgili. Mümkünse dikkatinizi dağıtmayacak bir şeyin olmadığı, sessiz bir alanda çalışın. Telefonunuzu ve dikkatinizi dağıtabilecek her şeyi bırakın. Sadece gitarınız ve siz olun. Odaklanmanıza yardımcı olacaktır.
-Çok çalışmak kadar, dinlenmeyi bilmek de önemli. Saatlerce aralıksız çalışmak her zaman işe yaramaz. Mola verin, dinlenin. Gerekirse 1-2 gün hatta 1 hafta gitarı elinize almayın. Bazen 5 dakika dinlenmeniz bile çalışmanızda ilerleme kaydettirir. Ben bir partisyona uzun süre çalıştıktan sonra mola verdiğimde aradaki farkı gözle görebiliyorum. Kaslarınızın ve beyninizin dinlenmesine izin verin.
-Eğer bir öğretmenden gitar dersi alıyorsanız sadece o hafta çalıştığınız şeye odaklanmayın. Eğer size verilen ödevde geçerli bir seviyeye geldiyseniz, ilerideki parçalara bakabilirsiniz. Veya kendi çalmak istediğiniz bir parçaya çalışabilirsiniz. Kendinizi kısıtlamayın.
-Sağ ve sol el tuşenizi dengeli tutun. Tellere çok sert vurmanın, basmanın faydasından çok özellikle hızınıza ve nasıl duyulduğunuza zararı var. Penalamayı düzgün, temiz bir ses çıkartacak seviyede tutun. Çok sert vurmak hem sizi yoracaktır, hem de duyumunuz tatmin etmeyecektir. Sol elinizde de aynı şekilde, notayı verecek kadar sertlikte perdeye basmanız yeterli. Deneyerek bunu daha kolay oturtabilirsiniz.
-Genel olarak çekinmeyin. Çalgınızdan çekinmeyin, deneyin, kurcalayın, korkmayın.
-Elektro ve bas gitarda arada amfiye takılı olmadan çalışmak işinize yarayacaktır. Gitarınızın akustiğini görün. Hem gitarınızın şiddetini arttıran bir şey olmadığı için kirli ve düzgün çalamadığınız yerleri daha kolay fark edersiniz. Bunu fark etmeniz de çalımınızı geliştirmek için iyidir tabii.
-Sorunlu olmadığı sürece en azından gitarı öğrenirken ekipmana çok takılmayın, tabii ki keyif almanız da çok önemli ama gitarın rahatlığında, çalımında ve sesinde bir sorun yoksa ekipmana odaklanmak yerine öğrenmeye odaklanın. İleride ciddi bir şekilde ilgilendiğiniz zaman zaten daha iyilerine ihtiyaç duyacaksınız.
-Gitar tonunuzu ayarlarken dengeli, temiz bir ton ayarladığınıza emin olun. Örneğin elektro gitarda çok karşılaştığım ve bir zamanlar benim de yaptığım bir durum, gaini sonuna kadar açmak. Gain tonunuzu sertleştirmez, sadece yaptığınız hataların daha az duyulmasını sağlar. Özellikle ilk başlarda bu çok yanlış bir durum. Gain ayarını dengede tutun.
-Gitarınızın sağını solunu kurcalamaktan çekinmeyin. Ayarlarını özellikle sap ayarında dikkatli olmak kaydıyla kendiniz yapmayı deneyebilirsiniz. İnternette birsürü kaynak var. Güvenilir bir kaynaktan izleyerek ayarları yapabilirsiniz. Gitarın ağacına zarar vermediğiniz sürece çoğu hasarın geri dönüşü vardır. Endişe etmeyin.
-Gitarınızı kalorifer, bilgisayar gibi çok ısınan eşyalardan uzak tutun. Isı değişimi ağacı çok kolay etkiler. Gitarınızın ayarlarının kaçmasına sebep olabilir.
-Müzik teorisini ve nota okumayı özellikle müzik ile bir kariyer yapmak istiyorsanız kesinlikle öğrenin. Keyif için çalıyorsanız spesifik bir şey diyemem, ama kariyer odaklı müzik yapıyorsanız kesinlikle teori ve nota okuma şart diyebilirim.
-Gitar çalarken duruşunuza dikkat edin, klavyenin her yerine rahatça ulaşabildiğiniz, sağ elinizle tellere rahatça vurabildiğiniz bir pozisyonda oturun.
-Ayakta gitar çalarken askı yüksekliğinizi "havalı" görünmesinden çok rahatlığınıza göre ayarlayın. Havalı görüneceğim diye çalmakta zorluk çekmeyin. Tabii ki iyi görünmek de önemli, ama iyi görünüp düzgün çalamamak bir işe yaramaz. Kağıtta en konforlusu otururken olan yüksekliği ayarlamaktır ama yine de deneyerek en rahat olduğunuz yüksekliği bulabilirsiniz. Dizlerinize kadar indirmenin faydasından çok zorluğu var.
-Gitar çalarken kendinizi videoya alın veya aynadan izleyin. Sahne almayı hedefliyorsanız nasıl göründüğünüz de önemli. Kendinizden emin, sahnede sönük kalmayan bir duruş edinin. Tabii ki aşırı gösterişli olmaya da gerek yok.
-Yine gitar çalarken kendinizi ya ses ya da video kaydına alıp dinleyin. Kendinizi objektif bir şekilde değerlendirin. Başka birinin böyle çaldığını duysanız ne düşünürdünüz? Bu soruyu kendinize sorabilmeniz ve objektif yorumlayabilmeniz önemli. Ne kendinizi yerin dibine sokun, ne de gereksiz yüceltin.
-Gitarınızın bakımını düzenli yapın veya bilen birine yaptırın. Şuan ekonomiden dolayı sürekli yaptırmak pek mümkün değil tabii. Tel seçiminizi doğru yapın. Uzun süreli kullanım istiyorsanız elektro, akustik ve bas gitarda Elixir marka telleri önerebilirim. Yıllardır kullandığım bir marka ve her gün çalmama rağmen en az 3-4 ay kararmadan kullanıyorum.
-Bilinçli bir şekilde ekipman alışverişi yapın. Örneğin metal çalmak istiyorsanız Fender tarzı S-S-S manyetik düzenli bir gitar sizin için uygun olmayabilir. Elektro gitar için başlangıçta H-S-S manyetik düzenli gitarları öneririm. Ne ihtiyacınız olduğunu bilerek, buna göre araştırmalar yaparak alışveriş yapın. Sadece kulaktan dolma bilgiler ile yapmayın. Mümkünse alacağınız amfiyi, pedalı, gitarı bir müzik mağazasına gidip deneyin. Gerçekten ihtiyaçlarınızı karşıladığına eminseniz alın.
-Daha iyi ekipman sizi daha iyi bir gitarist yapmaz. Sizi rahatlık ve ses konusunda tatmin eden bir gitar tercih edin.
-Benim fikrim gitarın rahatlığı her şeyden önemli. İstediği kadar iyi tonu, rezonansı olan bir gitarın rahatlığı olmadığı sürece sizi keyiflendirmekten çok oranızı buranızı ağrıtır.
-Eğer gitarı çok sağa sola taşımıyorsanız, veya taşıyacağınız durumlar için ayrı bir amfiniz vesaire var ise, ses kartı tercih etmenizi öneririm. Özellikle son yıllarda bir ton plugin çıktı. Çoğu da gayet başarılı. Ses kartı ile aynı fiyata alacağınız amfiye göre kat ve kat daha temiz sound alırsınız. Ben yıllardır ses kartı kullanıyorum. Sahneler için de prosesör kullanıyorum.
-Konfor alanınızın dışına çıkın, gitarı kurcalayın. Konfor alanı dediğim şey odanızın dışı değil. Gitar klavyesindeki konfor alanınız. Bir melodi yazarken, doğaçlama çalarken ezbere şeyler çalmayın. Sonuçta odada tek başınızasınız ve sizi duyacak bir tek kendiniz varsınız. Farklı notalar, gamlar, deneyin. Melodiler oluşturun. Alışık olduğunuz perdelerin dışına çıkın, klavyeyi keşfedin.
-Evet klavyeyi keşfedin, örneğin, hangi perdeler birbiriyle aynı nota, hangi perdeler birbirinin oktavı, bunları kendiniz de kurcalayarak keşfedebilirsiniz. En azından odanızda çalışırken yanlış nota basmanızda bir mahsur yok. Yanlışı yaparak doğruyu öğrenebilirsiniz.
-Efektleri tanıyın. Kabul edilebilir bir seviyeye geldikten sonra zaten kendiniz merak edip kurcalayacaksınızdır, hangi efekt ne işe yarıyor diye. Pedallarla, programlarla vakit geçirin, kurcalayın. Hangi pedalın ne etki yarattığını keşfedin veya araştırın.
-Gitaristleri takip edin. Tabii ki müzik zevki herkesin farklı, ancak iyi gitarist iyi gitaristtir. Gitar dünyasında ismi olan, yaratıcı ve iyi işler yapan kişileri keşfedin. Takibe alın, dikkatli, inceleyerek seyredin ve dinleyin. Guthrie Govan, John Petrucci, Türkiye'de favorilerimden Cenk Erdoğan, İlter Kurcala gibi isimler benim sık takip ettiğim kişiler.
-Özgün olun. Gitaristleri takip etmeyi abartmayın. Kendinize ait bir çalım, tarz geliştirin. Birini kopyalamaya çalışmayın. İyi bir gitarist olmak istiyorsanız özgün olmak şart.
-Teknik her şey değildir. Gitar bir müzik aletidir ve müzik de bir yandan bir anlatım aracıdır. Yaptığınız müzik türü ne olursa olsun hislerinizi, duygularınızı aktarmayı öğrenin. Çaldığınız şeyi dinlediğiniz zaman aklınızda bir şeyler canlanabilsin.
-Tek bir müzik türünde takılı kalmayın. Her türde gitaristleri, müzisyenleri keşfedin, dinleyin, araştırın. Metal müzik yapmanıza rağmen bir pop şarkısı sizde ilham uyandırabilir. Kendinizi tek bir şeyde şartlamayın. Üretmek için tüketmek de gerekir.
-Sahne heyecanıyla alakalı diyebileceğim pek bir şey yok. Sahneye çıktıkça alışıyorsunuz o duruma genelde. Zaten heyecanlanmak iyidir, performansınızı etkilemesi kötüdür. Eğer sahneden önce heyecanlanmıyorsanız bir sorun olabilir
. Bir gözlemimi paylaşayım, ufak hatalar yaptığınızda genellikle dinleyiciler onu fark etmiyor. Ama tabii ki sahneye hazırlıklı çıkın.-Özellikle sahneye gidiyorsanız gitar çantanıza tornavida, yedek tel, alyan anahtarı gibi beklenmedik durumda gerekebilecek aletleri koyun. Hazırlıklı olun.
Son düzenleyen: Moderatör:
