Herkese selamlar.
Yaklaşık 3 aydır kullandığım HyperX Pulsefire FPS oyuncu faresinin incelemesini yapmak istiyorum. Teknik ve kozmetik özelliklerden önce neden bu fareye geçiş yaptığımı açıklamak istiyorum.
İlk göz ağrım olan emektar Steelseries Kana V2'den sonra model yükseltmek namına Steelseries Rival 300'e geçtim. Rival 300 gerek ergonomik, gerek kozmetik olarak bana fazlasıyla hitap eden bir fareydi. Akranlarına göre ağır, iri ve yazılımı sayesinde fazla özelleştirilebilir bir üründü.
Ancak ilerleyen zamanlarda skatezlerinde aşınmalar, avuç içine denk gelen kısmında kozmetik sıkıntılar görmeye başladığımda faremi değiştirme kararı aldım.
HyperX Pulsefire gerek konfor, gerek sadelik, gerekte ağırlık/ebat açısından Rival 300'ten pek farkı bulunmayan bir fare. Eğer aldığınız ürünün yazılımıyla uğraşmak istemiyor, makro veyahut bir ton ışıklandırma ayarı benim için aşırı diyorsanız fiyat muadillerine baktığımızda HyperX'in önde bayrak çektiğini düşünüyorum.
Lafı fazla uzatmadan görsellere geçiyorum. Görseller esnasında fare hakkında merak ettiğiniz her şeyi bu yazıda açıklayacağım.
Fareyi aldığınızda sizi böyle bir kutu karşılıyor. Kutu içeriğinde kullanım kılavuzu, bir adet teşekkür metni ve 2 adet HyperX çıkartması bulunuyor.
Fareye aydınlatma olarak sadece kırmızı ışık verebiliyorsunuz. Farenin ortasında bulunan tuş DPI ayarlama tuşu olup, 4 kademeye sahip.
İlk kademe 400 DPI olup beyaz ışık ile ifade ediliyor.
İkinci kademe 800 DPI olup kırmızı ışık ile ifade ediliyor.
Üçüncü kademe 1600 DPI olup mavi ışık ile ifade ediliyor.
Dördüncü kademe 3200 DPI olup açık sarı ışık ile ifade ediliyor.
Meraklısı için farenin tüm tuşları omron switch kullanıyor.
Ayrıca belirtmeden geçemeyeceğim, Kana V2'den ve Rival 300'den sonra fare topunun yumuşaklığı gerçekten beni cezbetti. Sessiz, kullanımı konforlu ve muadili olan farelere göre kozmetik olarak çok hoş duruyor.
Fare her açıdan tutuş esnasında maksimum konfor ve verimi sağlayacak şekilde tasarlanmış. Farenin sağ ve solunda terleme gibi durumlarda tutuşu kaybettirmeyecek, kaymayı önlemeyecek kauçuklara sahip. 3 aylık yoğun kullanımıma rağmen kozmetik olarak hiç bir aşınmaya uğramadı.
Farenin sol tarafında üzerindeki tuşlara ek olarak bulunduğu konum nedeniyle oyun esnasında kullanımı çok kolay olan 2 adet tuş daha bulunuyor. Push-to-Talk özelliğine sahip oyun ve uygulamalarda bu tuşlara atama yapmak sizi çok rahatlatıyor.
Farenin alt tarafına baktığımızda bizi 2 adet skatez (skatezlerin büyük ve iri olması kaymasını çok kolaylaştırıyor, 3 aylık kullanımıma rağmen herhangi bir aşınma gözlemlemedim) karşılıyor. Buna ek olarak fare Pixart 3310 sensöre sahip.
Farenin kablosu örgülü olup oldukça sağlam. Kablo yaklaşık 2 metre uzunluğa sahip.
~
İncelemeyi sonlandırmadan önce şunları söylemek istiyorum. Eğer yazının başında da dediğim gibi, makro ve tonlarca özelliştirme ayarı benim için gereksiz, ben sadece oyun ve el zevkime hitap edecek bir ürün arıyorum, o zaman akranları arasında zanlımca en iyi ürün budur. Gerek konfor, gerek kullanım, gerek sadelik bakımından 5 yıldızı hakeden bir ürün benim gözümde. Hepsiburada'dan 245 liralık bir fiyat etiketiyle aldım kendisini.
Son olarak şunu da belirtmek istiyorum, 2017 yılında tasarım ödülü almış bir fare olup CS:GO ESL Turnuvaları'nın fare sağlayıcısıdır kendileri.
Okuduğunuz için teşekkürler.
Yaklaşık 3 aydır kullandığım HyperX Pulsefire FPS oyuncu faresinin incelemesini yapmak istiyorum. Teknik ve kozmetik özelliklerden önce neden bu fareye geçiş yaptığımı açıklamak istiyorum.
İlk göz ağrım olan emektar Steelseries Kana V2'den sonra model yükseltmek namına Steelseries Rival 300'e geçtim. Rival 300 gerek ergonomik, gerek kozmetik olarak bana fazlasıyla hitap eden bir fareydi. Akranlarına göre ağır, iri ve yazılımı sayesinde fazla özelleştirilebilir bir üründü.
Ancak ilerleyen zamanlarda skatezlerinde aşınmalar, avuç içine denk gelen kısmında kozmetik sıkıntılar görmeye başladığımda faremi değiştirme kararı aldım.
HyperX Pulsefire gerek konfor, gerek sadelik, gerekte ağırlık/ebat açısından Rival 300'ten pek farkı bulunmayan bir fare. Eğer aldığınız ürünün yazılımıyla uğraşmak istemiyor, makro veyahut bir ton ışıklandırma ayarı benim için aşırı diyorsanız fiyat muadillerine baktığımızda HyperX'in önde bayrak çektiğini düşünüyorum.
Lafı fazla uzatmadan görsellere geçiyorum. Görseller esnasında fare hakkında merak ettiğiniz her şeyi bu yazıda açıklayacağım.
Fareyi aldığınızda sizi böyle bir kutu karşılıyor. Kutu içeriğinde kullanım kılavuzu, bir adet teşekkür metni ve 2 adet HyperX çıkartması bulunuyor.
Fareye aydınlatma olarak sadece kırmızı ışık verebiliyorsunuz. Farenin ortasında bulunan tuş DPI ayarlama tuşu olup, 4 kademeye sahip.
İlk kademe 400 DPI olup beyaz ışık ile ifade ediliyor.
İkinci kademe 800 DPI olup kırmızı ışık ile ifade ediliyor.
Üçüncü kademe 1600 DPI olup mavi ışık ile ifade ediliyor.
Dördüncü kademe 3200 DPI olup açık sarı ışık ile ifade ediliyor.
Meraklısı için farenin tüm tuşları omron switch kullanıyor.
Ayrıca belirtmeden geçemeyeceğim, Kana V2'den ve Rival 300'den sonra fare topunun yumuşaklığı gerçekten beni cezbetti. Sessiz, kullanımı konforlu ve muadili olan farelere göre kozmetik olarak çok hoş duruyor.
Fare her açıdan tutuş esnasında maksimum konfor ve verimi sağlayacak şekilde tasarlanmış. Farenin sağ ve solunda terleme gibi durumlarda tutuşu kaybettirmeyecek, kaymayı önlemeyecek kauçuklara sahip. 3 aylık yoğun kullanımıma rağmen kozmetik olarak hiç bir aşınmaya uğramadı.
Farenin sol tarafında üzerindeki tuşlara ek olarak bulunduğu konum nedeniyle oyun esnasında kullanımı çok kolay olan 2 adet tuş daha bulunuyor. Push-to-Talk özelliğine sahip oyun ve uygulamalarda bu tuşlara atama yapmak sizi çok rahatlatıyor.
Farenin alt tarafına baktığımızda bizi 2 adet skatez (skatezlerin büyük ve iri olması kaymasını çok kolaylaştırıyor, 3 aylık kullanımıma rağmen herhangi bir aşınma gözlemlemedim) karşılıyor. Buna ek olarak fare Pixart 3310 sensöre sahip.
Farenin kablosu örgülü olup oldukça sağlam. Kablo yaklaşık 2 metre uzunluğa sahip.
~
İncelemeyi sonlandırmadan önce şunları söylemek istiyorum. Eğer yazının başında da dediğim gibi, makro ve tonlarca özelliştirme ayarı benim için gereksiz, ben sadece oyun ve el zevkime hitap edecek bir ürün arıyorum, o zaman akranları arasında zanlımca en iyi ürün budur. Gerek konfor, gerek kullanım, gerek sadelik bakımından 5 yıldızı hakeden bir ürün benim gözümde. Hepsiburada'dan 245 liralık bir fiyat etiketiyle aldım kendisini.
Son olarak şunu da belirtmek istiyorum, 2017 yılında tasarım ödülü almış bir fare olup CS:GO ESL Turnuvaları'nın fare sağlayıcısıdır kendileri.
Okuduğunuz için teşekkürler.