Tank motoru üretmek neden zordur?

Salih METİN dedi:

@Because Im Batman , @Jira arkadaş "ilk" üretilen tank motorundan bahsediyor herhalde.

Noktasına kadar katılıyorum hocam. Asıl soru: "Yapılmak isteniyor mu yoksa istenmiyor mu?"...

Genişletmek için tıkla...

İlk üretilen tank motorunun üstünden 105 yıl geçmiş doğru ama 105 yıl önceki ile şimdi ki aynı mı? Şu an bile elinde imkân olmasına rağmen doğru düzgün motor üretebilen ülke yok. Bu konuda Almanların eline su dökebilen yok. Amerikalılar bile Abrams'larda Alman MTU kullanacak. Tank motoru üretmek öyle kolay bir şey olsaydı her ülke üretirdi. Tamam siyasi olarak çıkar meseleleri olabilir ama üretim konusunda bizim gibi bir ülkenin birden tank motoru üretmesini beklemek hayalperestliktir.

Bu kadar zor olsa bizim ülkemizde her seçim öncesi üretilmezdi bence

Because Im Batman dedi:

İlk üretilen tank motorunun üstünden 105 yıl geçmiş doğru ama 105 yıl önceki ile şimdi ki aynı mı? Şu an bile elinde imkân olmasına rağmen doğru düzgün motor üretebilen ülke yok. Bu konuda Almanların eline su dökebilen yok. Amerikalılar bile Abrams'larda Alman MTU kullanacak. Tank motoru üretmek öyle kolay bir şey olsaydı her ülke üretirdi. Tamam siyasi olarak çıkar meseleleri olabilir ama üretim konusunda bizim gibi bir ülkenin birden tank motoru üretmesini beklemek hayalperestliktir.

Genişletmek için tıkla...

Tank motoru üretmek elbette ki zordur. Hâlihâzırda, kolay diye bir şey demedim.
Ama etiketlediğim arkadaşın dediği gibi: "Asıl mesele, istiyor muyuz yoksa istemiyor muyuz?"
Olayı özetleyen bir cümle olarak görüyorum.

Eğer ki isteseydik, şu an "mükemmel" olmasa dahi motor elimizde olacaktı. Ya engellendi ya da istenmedi.
Ayhan Tarakcı'nın videosu her şeyi anlatıyor derim. İzlemenizi şiddetle tavsiye ederim:

Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

Üçüncü taraf çerezlerini kabul et

Salih METİN dedi:

Tank motoru üretmek elbette ki zordur. Hâlihâzırda, kolay diye bir şey demedim.
Ama etiketlediğim arkadaşın dediği gibi: "Asıl mesele, istiyor muyuz yoksa istemiyor muyuz?"
Olayı özetleyen bir cümle olarak görüyorum.

Eğer ki isteseydik, şu an "mükemmel" olmasa dahi motor elimizde olacaktı. Ya engellendi ya da istenmedi.
Ayhan Tarakcı'nın videosu her şeyi anlatıyor derim. İzlemenizi şiddetle tavsiye ederim:

Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

Üçüncü taraf çerezlerini kabul et

Genişletmek için tıkla...

Tank motoru dediğimiz şey öyle herkesin yapabileceği bir şey değil bunu anlamıyorsunuz. Engellendi ya da engellenmedi bu çok önemli değil engellenmese dahi hemen olacak bir şey değil çünkü bu güçte ve bu hacimde bir motor üreten bir firmamız yok kaldı ki daha doğru düzgün otomobil motoru bile üreten bir ülke değilken tank motoru gibi çok ağır şartlarda çalışan yüksek hacimli yüksek güçte çalışacak ve çok yüksek dayanıklılığa sahip bir motor üretmeyi beklemek dediğim gibi hayalperestliktir. Ayhan Tarakçı kendi çapında insanları bilgilendiren videolar çekiyor bu yönden iyi ama bir savunma sanayii analisti ya da çalışanı falan değil. Sadece açık kaynaklarda yazan bilgileri derleyip toplayıp video yapan bir abimiz. Bu olaylar öyle kolay olsa ülkeler Alman MTU motor istemezdi. Piyasada en iyi tank motoru Alman MTU ve onun üstüne yok. İlk paket Altay'lar MTU ile çalışacaktı sonraki paketlerde yerli motor kullanılmaya başlanacaktı. Dediğim gibi siyasi olaylar bir etmen olabilir ama bu söylenildiği gibi çok büyük bir etmen değil. Motor üretmek hele ki tank motoru üretmek demek çok iyi bir sanayinizin olması demek. Türkiye motor konusunda ne kadar ileride tartışmaya gerek yok sanırım.

Hocam kusura bakmayın ama ben ne yazmışım, siz ne cevap vermişsiniz?

Motorun kolay yapıldığı veya yapılacağı ilgili tek cümlem yok. Üstüne üstlük, zor olduğunu belirtmişim.

Engellenmesi önemli. Çünkü, engellemeler olmasaydı (Dış mihraklara bağlamıyorum, yanlış anlaşılmasın.) şu an elimizde tank olurdu. Söylüyorum: Piyasadaki en kötü motoru yapmış olsak dahi, yine olurdu.

Gerekli adımlar ,uygun fırsatta, atılmadı. Atılmayınca da konu, buralara geliyor.

Ayhan Tarakcı, evet. Araştırıyor ve bize sunuyor. Kendisinin, "Savunma sanayisi çalışanıyım." gibi bir cümlesi yok zaten.

Tekrarlıyorum; çok kötü olsa dahi, motor şu an elimizde olabilirdi. Hâlihâzırda, Otokar'ın girişimleri ve prototipi elinde varmış. Sonradan niyeyse (!) bir anda ihale farklı firmaya veriliyor.

Bu arada siyaset çok büyük bir etkendir. Bunu sadece mevcut hükûmet için söylemiyorum. En az elli (50) yıldır bu gibi üretim/girişim projelerinde gözle görülür elimizde "bir şey" yok. Aselsan hariç. Onu da rahmetli Erbakan döneminde, ilerletebildik. Aselsan mühendisinin de bu konuya ilişkin röportajı var.

Konuyu şuraya da getirebilirim: İlk yerli arabamızı ürettiğimizde, neden bir anda toz duman oldu? Mutlaka ya dıştan ya da içten engellerimiz var. Siyasetin de etkisini bir kere daha görmüş bulunuyoruz.

Daha çok şey yazardım lakîn, sözün özü budur.

Salih METİN dedi:

Hocam kusura bakmayın ama ben ne yazmışım, siz ne cevap vermişsiniz?

Motorun kolay yapıldığı veya yapılacağı ilgili tek cümlem yok. Üstüne üstlük, zor olduğunu belirtmişim.

Engellenmesi önemli. Çünkü, engellemeler olmasaydı (Dış mihraklara bağlamıyorum, yanlış anlaşılmasın.) şu an elimizde tank olurdu. Söylüyorum: Piyasadaki en kötü motoru yapmış olsak dahi, yine olurdu.

Gerekli adımlar ,uygun fırsatta, atılmadı. Atılmayınca da konu, buralara geliyor.

Ayhan Tarakcı, evet. Araştırıyor ve bize sunuyor. Kendisinin, "Savunma sanayisi çalışanıyım." gibi bir cümlesi yok zaten.

Tekrarlıyorum; çok kötü olsa dahi, motor şu an elimizde olabilirdi. Hâlihâzırda, Otokar'ın girişimleri ve prototipi elinde varmış. Sonradan niyeyse (!) bir anda ihale farklı firmaya veriliyor.

Bu arada siyaset çok büyük bir etkendir. Bunu sadece mevcut hükûmet için söylemiyorum. En az elli (50) yıldır bu gibi üretim/girişim projelerinde gözle görülür elimizde "bir şey" yok.

Konuyu şuraya da getirebilirim: İlk yerli arabamızı ürettiğimizde, neden bir anda toz duman oldu? Mutlaka ya dıştan ya da içten engellerimiz var. Siyasetin de etkisini bir kere daha görmüş bulunuyoruz.

Daha çok şey yazardım lakîn, sözün özü budur.

Genişletmek için tıkla...

En kötü motoru yapsan ne anlamı kaldı ki? Askeri bir araç üretiyoruz, ''bizim olsun çamurdan olsun'' mantığı olabilir mi? Otokar'ın elinde olan Alman MTU motorlu prototip. Bana kalsa tankı üretecek firma Otokar olmalıydı. İhale süreçleri siyaset işlerine giriyor çokta girmek istemiyorum o konuya. Elimizde kötü bir tank olacağına hiç olmasın daha iyi özellikle askeri araçlar konusu çok daha hassastır. Bu araçları kullanacak mürettebat kolay yetişmiyor. Sözün özü siyasi bir engelleme olsa dahi söylenen vaatler hiçbir zaman gerçeği yansıtmadı çünkü motor üretmek öyle '' hadi gidelim şuradan motor alalım şuradan transmisyonu alalım'' gibi bir şey değil. Tankın en önemli organı olan motor ve transmisyon seçildikten sonra tank inşa edilir öyle kafaya göre tank yapılmıyor. Biz Almanlarla anlaştık ve ilk partilerde MTU kullanmaya karar verdik, daha sonra siyasi işler vs. derken aramız açıldı ya da başka bir şey oldu motor olmadı şimdi MTU'ya benzer bir motor üretmemiz lazım ya da tankı baştan dizayn etmemiz lazım, ki baştan dizayn etmek çok daha zorlu bir süreçtir.

"En kötü motor olsa dahi, yine de elimizde bulunurdu."

En kötü, ihtiyacımızı karşılayacak bir motor olurdu. Dışarıya satıştan bahsetmiyorum tabii.

Hocam siz demiştiniz ya, "Dediğim gibi siyasi olaylar bir etmen olabilir ama bu söylenildiği gibi çok büyük bir etmen değil. "
İşte, bu ihalede "etken" denen kavramı tekrar gördük.

Siz bile diyorsunuz, Otokar'da kalmalıydı. Neden kalmadı?
Cevabım: ...

Doğru fırsatlarda atılım yapılsaydı, şu an belki dünyanın en iyi tank motoruna sahip olamayacaktık lakîn kendimize yetecek, en azından dışarıdan ithal etmeyeceğimiz bir motor olurdu.

Motor, zaten kolay bir şey değildir. Tabii, tank motoru farklıdır; arabalarımızdaki motorlar da farklıdır.

Şu anki SİHA'larımız nasıl yapıldı? Rahmetli Erbakan Hoca'nın sayesinde. Aselsan'a verilen destek ve de İsrail'in bizi terslemesi (Daha detaya indirgemek gerekirse, Kıbrıs Barış Harekâtı.) nedeniylen yapıldı.

Yani, demek istediğim; uygun ekonomik ve gündem fırsatlarında atılım yapılabilirdi. Bir anda tank veya motor elimizde tabii ki olmayacaktı. Uzun süreler yine gerekecekti. Ama, işler düzgün giderse motorun er ya da geç elimizde olacağını bilirdik.

Eğer bu düzgün (!) ihale olmasaydı, şu an elimizde prototip dahi vardı. Ki, Ayhan Bey, şimdiye bile elimizde ilk seri üretimin olabileceğini ifade etti!

Sözün özü: Motor vb. parçalar asla kolay değildir. Yeri gelir, en zorlu imal edilen üretim parçası da olabilir. Lâkin imkânsız değillerdir. Uzun bir süreç olsa dahi, elimizde bir şeyler olacaktı. Kaldı ki, en az 50 (elli) yıldır diyorum. Mevcuttakileri bile kastetmiyorum.

Tank, helikopter, uçak, araba üretimi konuları tamamen propaganda malzemesi konulardır. Benim hayret ettiğim toplumun bazı kesimlerinin uçak yapacağız araba üreteceğiz tank motoru hazır önümüzdeki yıl üretime geçiyoruz propagandasına inanmalarıdır.

Aslında bu anlaşılabilir. Çünki toplumun yüzde doksandokuzunun teknolojiden üretimden bilimden anladığı yok. Bu yüzden siyasetçi cambazlar bunu propaganda malzemesi yapabiliyorlar. Krank milinin ne olduğunu araba kullanan herkes bilir. Krank milini mikro düzeyde hatasız yapabilen CNC teknolojisini üreten teknoloji bizde var mı. Her ölçü ve ebatta krank milini üretebilen fabrikayı bilmem gördünüz mü. O fabrikayı yapmak uçak araba helikopter yapmaktan 100 kat daha çok para ve bilgi gerektiriyor. Aslında bu konuda yazmayacaktım ama 15 yıldır bu propagandalara maruz kalıyor toplum. 30 yıldır sanayi ve teknolojiyle içiçe olan biriyim. Ben bu kadar hayali senaryoların üretime sokulduğu bir dönem görmedim.

Dron, İHA SİHA konusunda neyin ne olduğu konusunda bir bilgim yok ama benim mekanik elektrik elektronik (mekatronik) okuyan yeğenim evde dron yapıyor. Bildiğin uçuruyor, kumanda edip yönlendiriyor kolları açıp yere bir obje bırakıyor

Kısacası Türkiye'deki teknoloji ve sanayi bir ürünün hareketsiz aksamın her türlüsünü üretebilecek güçtedir sadece. Bir uçak motoru bir tank motoru bir araba motoru yapabilmesi için (bu teknolojiye) sahip bir şirketin 20-30 yıl bunun üzerinde çalışması gerekiyor.

Lakin eğer motor yapılacaksa o'nu da Koç yapabilir. Üretim bandı için kaç milyar dolar ve donanımlı mühendis uzman teknik eleman lazım tahmin etmesi zor değil. Yoksa bizim mahalledeki tamirci de araba yapar. Peki araba üretecek fabrikayı? Arkadaşlar yılda 300 400 bin araba üretmekten söz ediyoruz

Bir şirket hadi ben bugün motor üretmeye başlayacağım diyemez. Bir araba, uçak, tank motoru yapabilmesi için o şirketin 100 150 yıllık bir geçmişi olması lazım. Mercedes'e Ford'a WW bakın

Bisiklet mi üretiyorsun?

İnanamıyorum adam önümüzdeki yıl uçak üreteceğiz diyor. Uçak motoru yapabilen dünyada 2 firma var. İşlemci chip üretebilen dünyada iki firma var arkadaş


Önce sen bir otomatik saat mekanizması yap. Onu geçtik kuartz pilli bir saat yap

Salih METİN dedi:

"En kötü motor olsa dahi, yine de elimizde bulunurdu."

En kötü, ihtiyacımızı karşılayacak bir motor olurdu. Dışarıya satıştan bahsetmiyorum tabii.

Hocam siz demiştiniz ya, "Dediğim gibi siyasi olaylar bir etmen olabilir ama bu söylenildiği gibi çok büyük bir etmen değil. "
İşte, bu ihalede "etken" denen kavramı tekrar gördük.

Siz bile diyorsunuz, Otokar'da kalmalıydı. Neden kalmadı?
Cevabım: ...

Doğru fırsatlarda atılım yapılsaydı, şu an belki dünyanın en iyi tank motoruna sahip olamayacaktık lakîn kendimize yetecek, en azından dışarıdan ithal etmeyeceğimiz bir motor olurdu.

Motor, zaten kolay bir şey değildir. Tabii, tank motoru farklıdır; arabalarımızdaki motorlar da farklıdır.

Şu anki SİHA'larımız nasıl yapıldı? Rahmetli Erbakan Hoca'nın sayesinde. Aselsan'a verilen destek ve de İsrail'in bizi terslemesi (Daha detaya indirgemek gerekirse, Kıbrıs Barış Harekâtı.) nedeniylen yapıldı.

Yani, demek istediğim; uygun ekonomik ve gündem fırsatlarında atılım yapılabilirdi. Bir anda tank veya motor elimizde tabii ki olmayacaktı. Uzun süreler yine gerekecekti. Ama, işler düzgün giderse motorun er ya da geç elimizde olacağını bilirdik.

Eğer bu düzgün (!) ihale olmasaydı, şu an elimizde prototip dahi vardı. Ki, Ayhan Bey, şimdiye bile elimizde ilk seri üretimin olabileceğini ifade etti!

Sözün özü: Motor vb. parçalar asla kolay değildir. Yeri gelir, en zorlu imal edilen üretim parçası da olabilir. Lâkin imkânsız değillerdir. Uzun bir süreç olsa dahi, elimizde bir şeyler olacaktı. Kaldı ki, en az 50 (elli) yıldır diyorum. Mevcuttakileri bile kastetmiyorum.

Genişletmek için tıkla...

İşte ihtiyaçlarımızı karşılayacak motoru üretecek teknik ekibe ve altyapıya sahip değiliz sorun orada. Altay'ın motorunun hacmi 27.4 litre bu 1.6 litrelik bir araç motorunun 17 katından daha fazla hacim demek. Şu an üretebileceğimiz bir motor yok üretsek bile bu motorun olgunlaşması yıllar sürecek bir iş. Eldeki imkanlarla şu an yapabileceğimiz en iyi şey MTU motor kullanmak ve bu motordan öğrenilen tecrübeyle kendi motorumuzu geliştirmek. Otokar'ın seçilmemesi siyasi bir olay ama Otokar olsa bile motor üretemeyecekti hazır alım ile tank yürütülecekti.

Because Im Batman dedi:

Bu konuda Almanların eline su dökebilen yok. Amerikalılar bile Abrams'larda Alman MTU kullanacak.

Genişletmek için tıkla...

AGT1500 varken neden MTU'dan alım yapıyorlar? Honeywell de zaten MTU ayarında ürün çıkarıyor. Gerçi biri dizel diğeri gaz türbin. Belki daha farklı bir dizayn istiyorlardır.